Pazartesi, Mayıs 25, 2009
Bir Delik Açsam Düzelecekmiş Gibi Her Şey
Arsızlandığın kadar var mıyım?
"Sığar" dediğim yere sığar mısın?
İnanamadıklarıma inanır mısın?
Ellerim olmasa da tutar mıyım seni?
Saatlerim kadar sayılı mıyım?
"Geber" dediğim an biter misin?
Kovamadıklarımı vurur musun?
Birim olmasa da sayar mıyım seni?
Sorularla yüzdüğün bu beden
Ardında bir yatak beş cesetten
Kaçan bir nefret aslında...
Sabırsızlandığın kadar var mıyım?
"Kere" dediğim kere çalar mısın?
İmitasyon meleklere inanır mısın?
Terbiyem olmasa da sever miyim seni?
Eserlerim kadar azılı mıyım?
"Isır" dediğim an öper misin?
Vuramadıklarıma vurur musun?
Yüzüm olmasa da arar mıyım seni?
Rendeleyerek aşındırdığım bu alın
Kat be kat kazınmış yazısından
Korkan bir tuval aslında...
Şimdi içimde bir isyan var
Şimdi içimde bir isyan var
Şimdi içimde bir isyan var
Şimdi içimde bir isyan var
...
Bir delik açsam düzelecekmiş gibi her şey
...
Sonra o delikten beslenirim belki
Sonra o delikten beslenirim belki
Cuma, Mayıs 15, 2009
Kahpe Kağıt Bebekler...
Çarşamba, Mayıs 06, 2009
SA:AT
Bir saat tutuşturdular elime.
Bir masa başında.
Bir başıma değilken.
Oysa sadece ikram var sanmıştım.
Kahveden, çikolatalı kekten.
Berbat bir sesi var,
Çalışırken.
Baskı balata gibi,
Beynime yapışıp yapışıp geri çekilen.
Genizden geri zaten hep anlarım,
Yutamadıklarım.
Denizden derim,
Akamıyor telef olasıca,
Ayağa kalksam bile.
Üstüme yapıştı zaman zaten,
Bir bu saatin göstermediği kalmıştı.
Gösterildikçe hoşuna mı gidiyor ne?
Kafeste kerata gibi,
Gözleri oyulup oyulup
"Karanlık işte bu" denilen
Kuş gibi.
Bir ile başlayıp
Oniki ile bitiyor bu da.
Diğerleri gibi.
Şerri titreten bir sesi var.
Zamanı gösteremeyesice.
Sadece söz vermişlerdi.
Çikolatadan, baldan.
Bahsetmişlerdi.
En son söz verdiğimde
Canını yakmayacaktım...
...Söz verirken bile yanması gerektiğini biliyordum...
(Zaten tutamayacaktım)
Bir masa başında.
Bir başıma değilken.
Oysa sadece ikram var sanmıştım.
Kahveden, çikolatalı kekten.
Berbat bir sesi var,
Çalışırken.
Baskı balata gibi,
Beynime yapışıp yapışıp geri çekilen.
Genizden geri zaten hep anlarım,
Yutamadıklarım.
Denizden derim,
Akamıyor telef olasıca,
Ayağa kalksam bile.
Üstüme yapıştı zaman zaten,
Bir bu saatin göstermediği kalmıştı.
Gösterildikçe hoşuna mı gidiyor ne?
Kafeste kerata gibi,
Gözleri oyulup oyulup
"Karanlık işte bu" denilen
Kuş gibi.
Bir ile başlayıp
Oniki ile bitiyor bu da.
Diğerleri gibi.
Şerri titreten bir sesi var.
Zamanı gösteremeyesice.
Sadece söz vermişlerdi.
Çikolatadan, baldan.
Bahsetmişlerdi.
En son söz verdiğimde
Canını yakmayacaktım...
...Söz verirken bile yanması gerektiğini biliyordum...
(Zaten tutamayacaktım)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)