Savaşırken vurulmak yutulmak demektir.
Ya geçmiş tarafından.
Ya da gelecek.
Hayat ise... Savaşın ta kendisi.
Soğuk ve sıcak.
Pazar günü ile sonlanan,
Ertesi ile başlayan fasit bir çelenk.
Ertesi ise doğum günü.
Bir kavrama hiç gerek yok aslında.
Topu topu yedi gün.
Yedi bilindik, tahmin edilebilir gün.
"Bir kelebeğin yaşamı."
Denmeliydi.
En azından tekdüzelikten daha uzak.
Düzenden de.
Düzende ansızın biterken sevmeler,
Ansızın biterken nefret etmeler düzende,
Savaşıp boğuşurken tekdüzelikle,
Çoğu zaman insanı kendine getiren şey
Bardağın kırılmasıdır,
Saatin durmasıdır,
Telefonun sesidir mesela.
Beklediğin tonda çalmaz ya canına yandığımın telefonu.
Ya da hiç çalmaz aslında.
İşte o zaman geriye bir tek sen kalırsın.
Bazen de geriye an-ne kalır, ba-ba kalır.
Telaffuzu erken kelimeler.
Vurgusuz, iki heceli.
İronik.
Tanrılarımız.
Posted via email from morg
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder