Pazar, Temmuz 01, 2007

Düşünme Ve Oral Vaziyetler

Vicdanımı boğma tekniklerini ç00000k erkenlerde öğrendim. Ağzımın en uç noktalarını yukarılarda görmeyeli o kadaaaaar uzun zaman oldu ki... Ağzımdan içeri girmeye tenezzül eden bir yılana dahi tepki veremem çünkü ç00000k yalan söyledim, ağzıma çooook biberler sürüldü, bazen kendim de sürdüm... Ç00000k karmaşık düşündüm, rasyonel ama karmaşık. Dil bu işte, ne kemiği var, ne stabil bir algısı. Altına da baktım hatta. Şöyle yazıyor benimkinde... "İnsanlar salak oldukları sürece salak şeylere layık edileceklerdir"... Kötü bir yaklaşım mı peki? Hayır. Asla. Başarısız mı? Asla. Aksini söylemem olursuz olurdu zaten. Neticede organ bana ait. Öğrenme, düşünme, yalan ve dil arasında nasıl bir bağlantı kurdum? Sahiplenme ile başlayan, felsefesi olan bir tünel gibi düşünün gitsin, bitsin. Ç00000k karmaşık düşünemiyorsanız, zorlamayın, bırakın, bazı meziyetler salt bana ait olsun.

Hiç yorum yok: